“Hamamyolu’nda bazı ağaçlar sökülüyor. Sökmek ayrı bir şey, kesmek ayrı bir şey. O ağaçların zarar görmemesi adına sökülüyor. Çünkü projede bazı ağaçların oluğu yere farlı mekanlar geliyor. Örneğin, köprünün ayağı,koruyucu bir unsuruya da bir kafeteryanın duvarı geliyor. Bu ağaçları koruyabildiğimiz ölçüde sonuna kadar koruyoruz. Çünkü bizim belediyemizin çevreye zarar veren, ağaç katliamına neden olan; göz göre göre sağlıklı ve sağlam bir ağacı yok eden bir mantığı asla olamaz. Böyle bir şeyi; bizim gibi göreve geldiği günden bugüne kadar geçen iki buçuk yıl içinde 11 bin ağaç diken bir belediyenin yapması mümkün değildir. Ben sosyal demokrat bir belediye başkanıyım, çevreye duyarlı, çevre koşullarına uygun ve çevre bilimine saygılı hareket eden bir yurttaş olarak bu görevi yapıyorum. Bazı guruplar Odunpazarı Belediyesi’ne muhalefet etmek için Hamamyolu’na yapılacak bu güzel projeyi, nasıl engelleriz diye uğraşıyorlar. Planlama döneminde uğraştılar, olmadı.İhale döneminde uğraştılar, olmadı. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nu devreye sokmaya kalktılar, olmadı. Şimdi de ağaç kesiliyor diye yaygara kopararak farklı bir pencere açmaya çalışıyorlar. Buna kendilerinin de inandığını zannetmiyorum. Sırf muhalefet olsun diye yapıldığı için başarılı olma şansları da yok. Çünkü bizim projemizde zorunluluktan kaynaklanan ağaç sökümünden başka bir uygulamamız yok.

Hamamyolunda mevcut ağaç sayısı eksilmeyecek

Hamamyolu Projemizde, mevcut ağaç sayısı eksilmeyecek, tersine bu sayı artacak. Hamamyolu’nda var olan ağaç sayısına 50 adet daha ekleyeceğiz, ama Hamamyolu sadece ağaçla yeşillenmemiş. Çalılar var, yer örtücü bitkiler, sarmaşıklar var. Biz, bu projeyi bitirdiğimiz zaman Hamamyolu’nda; şu anda bulunan ağaç sayısından 50 adet fazla ağaç olacak. Var olan sayıya ilave 262 adet çalı olacak. Var olana ilave 3 bin 66 adet yer örtücü olacak ve 3 bin sekiz yüz 77adet sarmaşık olacak. Dolayısıyla burada yeşili azaltmamız, ağacı kesmemiz, ağaca zarar vermemiz söz konusu değil. Bugün muhalefeti örgütleyen, muhalefetin oluşmasına büyükkatkı ve çaba harcayan bir gazeteci arkadaşımızın 2012 yılında yazmış olduğu bir yazıyı okuyayım size. Hamamyolu’nda bulunan ağaçların nasıl ağaçlar olduğunu, Eskişehirliler dinlesin. Bu arkadaşımız Hamamyolu’ndaki ağaçlar eskidi, çürüdü,Bunları değiştirin; değiştirmezseniz bir gün başınıza düşer demek istiyor. Şu anda zorunluluktan kaynaklı naklettiğimiz ağaçların bir kısmı bunlar. Çürük, orada çok uzun ömrü olmayan, olmayacağını da bu arkadaşın imzasıyla tespit ettiğimiz ağaçlar. Bir kısmı da köprünün ayağına, bir aparatına gelen ağaçlar. Biz bunları ilimin ve bilimin bize verdiği bütün imkanları kullanarak, hiç bozmadan söküyoruz. Bu araçla ağacın köküne hiçbir zarar vermeden, kökü ve toprağıyla beraber kaldırıp naklediyoruz. Yeni yerine götürüp dikiyoruz. Hamamyolu’ndan sökülüyor, götürüp yeni yerine dikiliyor. Bu ağaçların kökü en fazla yarım yarım saat dışarda duruyor. Yarım saat içinde bu ağaçlar götürülüp orya dikildi ve koruma altına alındı.

Proje bitince Hamamyoluna gelmesi gereken ağaçlar geri gelecek

Proje bitince de bu ağaçlardan Hamamyolu’na gelmesi gerekenler geri gelecek, bu arkadaşımızın söylediği nitelikte olanlar ise orada kalacak. Bizim ağaçlara zarar vermemiz söz konusu olamaz. Ağaçlar saksıya sığar mı diyorlar. Saksıda olan ağaç değil, çalı. Onları da saksıya koyarak koruyoruz. Götürüp uygun bir yere koyuyoruz, proje bitince Hamamyolu’nda kullanılacakları geri getireceğiz. Diğerlerini de başka yerlerde değerlendireceğiz. Sonuçta yeşiliyle, ağacıyla daha fazla güzel dizayn edilmiş biçimiyle Hamamyolu olacak. Bunu Eskişehirlilerin bilmesini istiyorum. Yoksa bizim ağaçlara zarar vererek, ağacın toptan yok olmasına sebep olmak gibi bir eylemimiz olamaz. Ben şimdi sevgili Eskişehirlilerden şunu rica ediyorum. Türkiye’de binlerce ağaç kesiliyor, binlerce ağaç heba ediliyor. Neden, kendilerine göre bir gerekçeleri var. Bazı suçlamalarıyaparken, varsayımlarla hareke edilmemelidir. 3’üncü havalimanı yapılırken ne oldu, ne kadar ağaç heba oldu? 3’üncü Boğaz Köprüsü yapılırken ne kadar ağaca zarar verdiler? Bunlarda sesini çıkarmayan bazı arkadaşlarımız, şimdi Odunpazarı Belediyesi ve Kazım Kurt’a muhalefet yapmak için, Hamamyolu’nda bazı tahriklerle uğraşıyorlar. Ben şunu çok net söylüyorum; Eskişehir’de Vilayet Fidanlığı dediğimiz alan Dede Korkut Parkı’na dönüşürken, orada bulunan ağaçlar ne oldu, nereye kondu, nereye nakledildi? Bazı arkadaşlarımızın çalıştığı yere 200 metrelik bir mesafede.

Hamamyolu Projesi ,peyzajıyla, çevre düzenlemesiyle, yeşiliyle ve ağacıyla şahane bir alan yaratacak

O zaman bu fotoğrafları neden yayınlamadılar? O zaman neden çevreci değillerdi de sıra Kazım Kurt’u eleştirmeye gelince çevrecilik damarları kabarıyor? Samimi olmak lazım. Bu işte bağıranların birçoğu ömrü boyunca ağaç dikmemiştir. Ben bugün Hamamyolu’nda eyleme katılan arkadaşlara baktım. Bir kısmının ömrü boyunca bir ağaç dikmediğini, bir ağacın dibine bir bardak su dökmediğini kesin olarak biliyorum. Onun için kimse kimseyi kandırmasın. Hamamyolu Projesi;peyzajıyla, çevre düzenlemesiyle, yeşiliyle ve ağacıyla Eskişehir’e şahane bir alan yaratacak. Biz orayayeni ağaç cinsleri getireceğiz, ıhlamurlar getireceğiz. Yetişmiş, şekillenmiş, altında gölge olabilecek nitelikte ağaçlar getireceğiz. Bunlarla beraber yepyeni bir Hamamyolu’nda buluşacağız. Hamamyolu’nun yeni halini gören bazı arkadaşlarımız, bugün biz bunları yaptıkları için utanacağını düşünüyorum. Ben, bu bölgede yeşile ve ağaca zarar vermediğimizin altını çizerek söylüyorum.”