Türkiye’nin 2019’da 3,7 milyar dolarlık hububat ve hububat ürünü ithal ettiğini,  2019 yılındaki toplam buğday ithalatının 9 milyon 827 bin ton olduğunun altını çizen Kabukcuoğlu, “ Hükümet ürün fiyatları arttığında, maliyetleri düşürmek yerine, ithalatla bu duruma çözüm bulmayı alışkanlık haline getirdi. Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli buğday konusunda kendi kendimize yeten bir ülke olduğumuzu söylüyor, ancak gerçekte durum böyle değil. Bugün de görüyoruz ki 1 milyon ton buğday için gümrük vergisi sıfıra indiriliyor. Çiftçimiz yeni tip koronavirüs salgınının yaşattığı zorluklarla tarlasını ekip biçerken, Yerli üreticiyi korumakla görevli olan hükümet, çiftçisine güven vermek yerine gümrük vergisini sıfırlıyor. Acaba hiç düşünüyorlar mı biz bu kararı uyguladığımızda çiftçi zarar görür mü diye?” dedi.

Tarımın Stratejik Önemi Bir Kez Daha Anlaşıldı

Soru Önergesinde, Çin’de başlayıp kısa sürede 180 ülkeye yayılan yeni tip koronavirüs salgını ile tarımın, gıda güvenliğinin stratejik öneminin bir kez daha anlaşıldığının, Ülkemizin iklim koşulları, bitki gen kaynakları ve tarımsal üretim kültürü dikkate alındığında tarım için büyük bir potansiyele sahip olduğunun altını çizen Kabukcuoğlu “ potansiyelimizi harekete geçirecek politikalara ihtiyaç varken, hükümet  her zamanki gibi ithalata yönelmektedir. Ülkenin kaynakları yurtdışındaki çiftçilere aktarılmaktadır. Bu salgın gıda güvenliğimizin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Acilen ihtiyaçlarımız doğrultusunda bir üretim planlaması yapıp, kaynaklarımızı sonuna kadar kullanmalıyız. Hükümet ithalat yerine şunlara kafa yormalıdır. Daha önce ekilen ancak şimdi kullanılmayan 3.5 milyon hektar arazimizi nasıl üretime dahil edebiliriz? Önceki yıllara göre sayıları yaklaşık 800 bini bulan tarlasından vazgeçen çiftçilerimizi nasıl tekrar tarlasına döndürebiliriz? Küçük parselleri nasıl birleştirebiliriz?” ifadelerini kullandı.

Bakan Pakdemirli’ye 4 Soru          

İYİ Partili Kabukcuoğlu, salgının yaşamlarını tehdit etmesine rağmen tarlasında üretime devam eden Türk çiftçisinin yanıt beklediği bazı sorular olduğunu belirterek Tarım Ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye aşağıdaki soruları yöneltti.

  1-) Çiftçilerin üretimden vazgeçmemeleri için tarımsal desteklerin artırılması gerektiği bir dönemde niçin tarım ürünlerinde ithalatın önünü açan bir karar alınmıştır?

   2-) Salgın nedeniyle tarımsal üretim stratejisinin anlaşıldığı bu dönemde ithalat yerine, çiftçilerimizin üretim maliyetlerini düşürecek – örneğin mazot, gübre ve ilaçta KDV ile ÖTV’yi kaldırmak – kararlar almayı düşünüyor musunuz?

3-) Hükümetinizin İthalata dayalı bu politikalarıyla, tarım ülkesi olan Türkiye’yi her geçen gün daha fazla dışa bağımlı bir ülke haline getirmekle, gıda güvenliğimiz tehlikeye girmiş olmaz mı?

 4-) Bakanlığınız ithalata dayalı tarım politikaları yerine, çiftçilerimiz destekleyecek devletin yerli üreticiye maliyetin üzerinde alım garantisi vermesini taleplerine neden cevapsız kalmaktadır?