Nevruz; Balkanlar’dan Ortadoğu’ya, Anadolu’dan Orta Asya’ya uzanan geniş bir coğrafyada binlerce yıldır devam eden bir gelenek olarak, baharın bolluk ve bereketini, toprağın dirilişini müjdeleyen, günümüzde de dostluk, kardeşlik ve hoşgörü duygularını pekiştiren bayram günü olarak kutlanmaktadır.Gece ve gündüzün eşitlendiği 21 Mart günü; bütün kültürlerde soğuk ve meşakkatli olarak görülen kışın bitip sıcak, iyi ve şefkatli olarak kabul edilen yazın başlangıcı olan baharın başladığı, tabiatın uyandığı ve gerek hayvancılıkla gerekse çiftçilikle uğraşan topluluklar için hayatın dönüm noktası olan önemli bir gündür.Farklı inanç, dil ve kültürlere sahip insanlarımızın Nevruz’u aynı tarihler arasında geleneksel bir bayram havasında kutlaması, anlamlı ortak paydalarımızdandır.Geçmişle gelecek arasında köprüler kuran, sevgi ve hoşgörü ortamında milletleri birbirine yakınlaştıran, birliğimizi güçlendiren ve kültürel zenginliklerimizi koruyan bu değerlerimizi gelecek kuşaklara aktarmak, hepimizin görevidir. Bir ortak kültür ve zenginlikler yumağı olan bu anlamlı Nevruz Bayramı’nın amacına ve anlamına uygun olarak, kardeşlik hukuku içinde, festival havasında kutlanması, millet olarak birliğimizi ve beraberliğimizi daha da güçlendirecektir.İşte bu yüzden Nevruz, insanlığın kardeşliğe, barışa, birliğe ve iyiliğe dair özleminin ortak adıdır.Nevruz, birlikte huzur içinde ve sevgi ile yaşanabilir kentler demektir. Nevruz, aynı toprakta açan farklı renkteki çiçekler gibi, aynı topraklarda yaşayan insanların farklılıkları güzellik olarak görebilmesi demektir. Nevruz, insan onurunu ayaklar altına almayı hedefleyen darbeler karşısında bir olmak, iri olmak, diri olmak demektir. Nevruz; birlik ve beraberlik ruhunun zirvesidir.Bu duygu ve düşüncelerle, bahara ve güzel başlangıçlara merhaba dediğimiz Nevruz’un iyiliklere, güzelliklere kapı aralaması ümidiyle Eskişehirli hemşehrilerimizin Nevruz Bayramı’nı kutlar, sevgi ve saygılar sunarım.