Merkez üssü Düzce’nin Gölkaya İlçesi olan 5,9 şiddetindeki depremde aralarında Eskişehir’in de bulunduğu birçok çevre il etkilendi. Depremin bir kez daha kendisini hatırlatıp etkisini gösterdiği şu günlerde yapı dayanıklılığı da tekrar gündeme geldi. Kentsel dönüşüm çerçevesinde deprem yönetmeliğine uygun birçok bina yapılırken hemen her ilin merkez konumunda eski binalar varlığını sürdürüyor. Kat artırımı tartışmalarının sürekliliğini koruduğu Eskişehir’de ise gerçekleştirilemeyen kentsel dönüşüm hakkında konuşan Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Gazi Çelik, “Eskişehir’deki kentsel dönüşüm çok ağır bir şekilde ilerleme kaydediyor” dedi. “Eskişehir’deki binaların yarısı deprem yönetmeliğine uygun değil” Eskişehir’de bulunan yapıların yarısının 30 ile 50 yıllık binalar olduğunu ve deprem yönetmeliğine uygun olmadığını belirten Gazi Çelik, şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir deprem açısından riskli bir bölgede yer alıyor. Önceden 3’üncü riskli bölgedeydi fakat 2’nci riskli bölgeye alındı. Eskişehir’de maalesef ki deprem yönetmeliğine göre yapılan bina sayısı çok fazla değil. Gözlemlerimize göre yapıların yarısı 30 ile 50 yıl arasında değişen yaşlarda. Yeni olan binaların büyük bir çoğunluğu belli mahallelerde bulunuyor. Geri kalan binalar özellikle de şehir merkezindeki yapılar eski. Bu binalar kentsel dönüşüm çıkmasına rağmen yenilenemedi. Aslında bu binaların deprem yönetmeliğine olarak yenilenmesi gerekiyor. Fakat şehrimizde bir türlü bu gerçekleştirilemedi. Bu yönden şehrimiz geri kaldı. Gerçekleştirilememesinin belediyelerin imar durumları, binaların konumları, alt yapı gibi çeşitli nedenler var. Bundan dolayı Eskişehir’deki kentsel dönüşüm çok ağır bir şekilde ilerleme kaydediyor. Vatandaşların eski binalardan bir an önce deprem yönetmeliğine uygun yapılmış yeni binalara geçirilmesi gerekiyor. Kentsel dönüşüme en büyük engellerden birisi de kat artırımının olmayışıdır. Şehir planlamasının eskide kalmasından dolayı oluşan alt yapı ve imar sorunlarından dolayı kat artırımı yapılamıyor. Yeni bina yapılan bölgelerde gelecek yüz yılın planlamasının mutlaka olması ve ona göre izinler verilmesi gerekiyor.”