Atölye ile hamur yoğurmayı, pasta ve tatlı çeşitlerini, ekmek ve poğaça yapmayı öğrenen kadınlar, iftar da ne yapacağım derdinden de kurtulmuş. Kadınlar, atölye de öğrendiklerini sofraya taşırken, bu durumdan da en çok evdekiler memnun kalıyor. Halk merkezleri açarak kadınlar için atölyeler düzenleyen Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a teşekkür eden kadınlar, “Burası atık bir binaydı. Sağ olsun Kazım Başkan, bu binayı bizim için işler bir hale getirdi. Biz de buradan faydalanıyoruz, çok teşekkür ediyoruz ona” dedi. Odunpazarı Belediyesi 15 mahallede açtığı 16 halk merkezi ile kadınlara hizmet etmeyi sürdürüyor. Gültepe Mahallesinde bulunan Üniversite Evleri Kadir Akkaş Halk Merkezinde açılan atölyelerle kadınlar hem yeni meslekler ediniyor, bir arada kaliteli zaman geçiriyor, hem de kişisel gelişimlerine katkıda bulunuyor. Kadir Akkaş Halk Merkezinde bulunan atölyelerden biri de ‘pastacılık atölyesi’. Atölye ile hamur yoğurmayı, pasta ve tatlı çeşitlerini, ekmek ve poğaça yapmayı öğrenen kadınlar, iftar da ne yapacağım derdinden de kurtulmuş. Atölye de öğrendiklerini sofraya taşıyan kadınlar, bu durumdan da en çok evdekilerin memnun olduğunu belirtiyor. Kadınlardan atölye sayesinde ilkleri yaşayan da var, kendini keşfettiğini hatta yalnızlığının sona erdiğini söyleyen de. Ama hepsinin ortak noktası birlikte üretmekten, kaliteli zaman geçirmekten duydukları mutluluk. Röportaja gittiğimiz gün, atölyede işlenen konulardan biri de ‘Ramazan Pidesi’ idi. “KAZIM KURT BAŞKANIMIZA ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM” Atölye katılımcılarından Türkan Sayın, Ekim ayından beri Pastacılık atölyesini takip ediyor. Sayın, 74 yaşı ile atölye katılımcılarının en kıdemlisi. “Burada pastayla ilgili tüm şeyleri öğrendik. Kurabiye, börek, kek, yaş pasta gibi pastacılıkla ilgili bir takım hamur işleri yapıyoruz” diyor. Sayın, en çok da yaş pasta yapmayı sevmiş. Atölyede öğrendiklerini evde denediklerini belirten Sayın, pasta konusunda çok tecrübe edindiklerini sözlerine ekliyor. Pastacılık atölyesine gelince pasta konusunda çok şey bilmediklerini fark ettiklerini ifade eden Sayın, “Haftada 1 gün, Cuma günleri geliyoruz. Güzel oluyor, çok zevkli oluyor, çok memnunum. Böyle bir atölye açıldığı için son derece mutluyum. Hocamızdan çok memnunuz. Kazım Kurt başkanımıza çok teşekkür ediyorum, ona her zaman dua ediyorum. Arkadaşlarımızla uyum halindeyiz, çok güzel çalışmalarımız oluyor” diyor. Zevkle pasta yapıp, zevkle de o pastayı yediklerini anlatan Sayın, yaşadığı mutluluğu ise şu sözlerle anlatıyor: “Kilo da aldık burada. Eteklerim dar geliyor. Olsun ben çok mutluyum, evde çok yalnızdım, sıkılıyordum. Milli Eğitim Bakanlığından emekliyim. Yasaklar vardı komşuya gidemiyordum. Hiç olmazsa burada mesafeli aralıklarla pasta yaptık. Onları sergiledik, gösterdik ve onun mutluluğunu yaşıyoruz.” “İLK DEFA HAMUR YOĞURDUM VE AÇTIM” Bir diğer atölye katılımcısı da Birsen Budak. Budak’ın en büyük mutluluğu ise atölyede öğrendiklerini evde yapmak. Daha önce kek yapabildiğini ancak hamur yoğurmasını ve açmasını bilmediğini anlatıyor Budak: “Hamur yoğurmayı da öğrendim. İlk defa hamur yoğurdum ve açtım. Su böreği bile yaptım.” Atölyenin kendisine çok şeyler kattığını belirten Budak, Başkan Kurt’a teşekkür ederek “Ben, 26 yıldır burada oturuyorum. Burası atık bir binaydı. Sağ olsun Kazım Başkan, bu binayı bizim için işler bir hale getirdi. Biz de buradan faydalanıyoruz, çok teşekkür ediyoruz ona. Sağ olsun” diyor. Ramazan ayından önce atölyede yaptıkları pasta, börek ve tatlıları, atölyeden sonra hep birlikte yediklerini anlatan Budak, atölyede öğrendiklerini evde de uyguladıklarını söylüyor. “Su böreği yapmayı bilmiyordum ve evde bir ayda 3 kere su böreği yaptım. Evdekiler de çok güzel olduğunu söylediler, hatta bir yer açalım sana dediler” diyen Budak, bugün ki atölyede ise ramazan pidesi, baklava, balkabağı çorbası ve talaş böreği yaptıklarını anlattı. Şeker Fabrikasından emekli olan Budak, daha önce belediyelerde ve bir dernekte gönüllü olarak çalışmış. Pandemi nedeniyle bu gönüllü çalışmaların sona erdiğini belirten Budak, “Burada arkadaşlar edindim. Hocamı tanıdım. Börek yapmayı, hamur yapmayı öğrendim. Bana çok katkısı oldu” diyor. “BURAYA GELİNCE KENDİMİ KEŞFETTİM” Bir başka atölye katılımcısı da Yüsra Duran. Yüsra Duran da hamur açmayı pastacılık atölyesinde öğrenen kursiyerlerden. “Çok güzel yaş pastalar yapıyoruz, şeker hamurundan pastalar yapıyoruz, butik pastalar yapıyoruz” diyor. Atölyenin kendilerine çok faydası olduğunu belirten Duran, atölyede öğrendiklerini evde de yaptıklarını söylüyor. Farklı halk merkezlerinde pastacılık atölyesine giden kadınların pastane açtığını ya da pastacılık yaptığını ifade eden Duran, kendilerinin de benzer bir girişimde bulmayı düşündüğünü sözlerine ekliyor. “Arkadaşlarla biz de yapalım diye konuştuk. Böyle bir şey olursa yapmak için gayret gösteriyoruz. Belki biz de yapacağız” diyen Duran’ın atölyede şimdiye kadar yapmaktan zevk aldığı tatlı ise trileçe olmuş. Duran, sözlerine şu cümlelerle devam ediyor: “Trileçeyi çok güzel yaptık, hatta onun siparişini de aldık. Daha önce baklava yapmadık, bugün ilk kez yaptık. Gerçekten zevk aldım, çünkü ben hamur açmasını bilmiyordum, hamur açmasını burada öğrendim. Buraya gelince kendimi keşfettim. Bunun için de çok mutlu oldum. Pastacılık atölyesine gelmemden evdekiler de çok memnun. Biraz kilo alıyoruz ama olsun.”