<p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde, bakanlığın pek çok projesinde Eskişehirlilerle diyalog kurmamasına, muhalif yerel yönetimlerle işbirliğine gitmemesine tepki gösterdi. Çakırözer, “</span></span><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Doğal dokumuza, tabiatımıza zarar vermesi ihtimali çok az bile olsa o projeye asla ÇED onayı vermiyoruz’ dediniz. Ama 1 milyon Eskişehirliyi zehirleyecek Alpu Termik santraline onay verdiniz. Tüm Eskişehirliler karşı çıktı. Mahkeme kararı ile ancak iptal edildi. Şimdi 2020 programına koydunuz. Bu ısrar neden? Eskişehir’in ilk millet bahçesinde tek kaynak ihaleye çıkıldı. Yerel yönetimlerin haberi yoktu. İstanbullu şirkete eski parayla 50 trilyon liraya verildi. İkinci bir millet bahçesi yapılıyor. Yine belediyelerimizin haberi yok. Başka projelerde de hiçbir şekilde yerel yönetimlerle iletişim kurulmuyor, diyalog kapısı açılmıyor. Millet için yapılan projeler neden milletle planlanmıyor” dedi.</span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2020 yılı bütçesinde iktidarın Eskişehir projelerini eleştirdi. Bakanlığın pek çok projesinde muhalif yerel yönetimlerle işbirliğine gitmediğini, Eskişehir halkı ile diyalog kurulmadığını belirten Çakırözer, konuşmasında, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un “</span></span><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Doğal dokumuza, tabiatımıza zarar vermesi ihtimali çok az bile olsa o projeye asla ÇED onayı vermiyoruz”sözlerini anımsattı. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><b><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">TÜM İTİRAZLARA, HATTA MAHKEME KARARINA RAĞMEN</span></span></b></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Çakırözer, “Eskişehir'imizin verimli Alpu Ovası üzerine kömürlü zehir santrali kurulmak isteniyor. Eskişehir'de yurttaşlar karşı, sendikalar, odalar, tüm partiler karşı; imzalar toplandı. Ama 1 milyon Eskişehirliyi zehirleyecek Alpu Termik Santraline ÇED onayını verdiniz. Proje mahkeme kararı ile ancak iptal edilebildi. O zaman bu ÇED onayını kim verdi” eleştirisinde bulundu.Çakırözer, termik santral konusunda neden ısrar edildiğini de sorarak, “2020 programında, Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklanan programda yine Alpu konusunda 60 bin metre sondaj planlaması var. Tüm itirazlara rağmen Alpu'nun zehirlenmesi, Eskişehir'in zehirlenmesi konusunda bir ısrar var. Bu ısrar neden?” dedi. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><b><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">MİLLET BAHÇELERİ MİLLETTEN GİZLİ </span></span></b></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Eskişehir Millet Bahçesi’nin de aynı şeklide Eskişehirli şirketlerden kaçırıldığını, yerel yönetimlerle birlikte çalışılmadığını belirten Çakırözer, “Tek kaynak ihaleye çıkıldı. Sanki afet varmış gibi acele ihaleyle, İstanbul’dan bir şirkete eski parayla 50 trilyon liraya verildi. Bunu Eskişehir'de yapabilecek olan şirketler ‘Biz bunu yarısına bile yaparız’ derken bunun tek kaynak olarak ihale açılmadan verilmesi sıkıntılıdır” ifadelerini kullandı. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un sunumunda Eskişehir’e ikinci bir millet bahçesinin yapılacağının yer aldığını belirten Çakırözer,“Eskişehir’deki belediye başkanlarımızı aradım. İkinci millet bahçesinden de hiçbirinin haberi yok. Bu sadece millet bahçeleri için değil. Başka projelerde de hiçbir şekilde yerel yönetimlerle iletişim kurulmuyor, diyalog kapısı açılmıyor. Millet için yapılan projeler neden milletle planlanmıyor. ” dedi. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><b><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">SÜPER KENT PROJESİ OLACAKTINE OLDU?</span></span></b></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Çakırözer 2016 yılında Fatma Güldemet Sarı’nın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı döneminde açıklanan Süper Kent Projesini de hatırlatarak, “Eskişehirimiz 2016 yılında bakanlığınızca pilot il seçildi. 75 bin nüfuslu süper kent kurulacağı açıklandı. Bu süper kent Kocakır bölgesinde olacaktı; sunumu yapıldı, maketi tanıtıldı, birçok sosyal donatısı olacaktı ancak bu süper kentin ne olacağına ilişkin sizin de bugüne kadarki açıklamalarınızda hiçbir şey görmedik” eleştirilerinde bulundu. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><b><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">DÜNYANIN ÇÖPÜNÜ ALIYORUZ</span></span></b></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">Türkiye’nin artık çöp ithal eden ülke geldiğinin altını çizen Çakırözer, şöyle konuştu:</span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="line-height:107%">“’Sıfır Atık Projesi'nin başlattık’ diye övünüyoruz. Artık naylon poşetler parayla satılıyor. Bunu büyük proje gibi anlatıyoruz tabii ama bir taraftan da Türkiye dünyanın atık merkezi hâline geliyor. Çin çöp ithalatına sınır getirince atıklar Malezya, Polonya, Vietnam ve Tayland'a yöneldi. Ardından, bu ülkeler de ithalata kısıtlamalar getirince dünyanın çöpü Türkiye'ye gelmeye başladı. İngiltere'den en çok plastik çöp ithal eden ülkeler arasında Türkiye sayılıyor. İngiltere Çevre Ajansına ihracatçılar tarafından bildirilen verilere göre 2018'in ilk üç ayında İngiltere Türkiye'ye gemiyle 27.034 ton plastik çöp gönderdi. Şimdi, biz taraftan torbalar paralı olsun, aman plastik kullanmayalım diyoruz ama bir taraftan da dünyanın çöpü olmayı konuşuyoruz.” </span></span></p>