1988'den beri aynı partide olduğunu ve bu noktada kimseye bağlı kalmadan, kendi doğrularıyla hareket ettiklerini söyleyen Özcan, gerektiğinde iktidarı da muhalefeti de eleştirebildiklerini ifade etti. Hem Eskişehir hem de Türkiye genelinde en öncelikli konunun seçim güvenliği olduğunun defalarca altını çizen Özcan, bütün Millet İttifakı ortaklarına konuyla ilgili önlem almaları için çağrıda bulundu.

Özcan, ayrıca iktidarı da deprem üzerinden aleni bir seçim propagandası yapmak ve "halkın aklıyla dalga geçmek"le suçladı. Bununla birlikte EYT meselesine de değinen Özcan, 2022 sonu 2023 bütçe görüşmelerinde bu konuya hiç yer verilmediğini dile getirerek iktidarın amacının sadece şov ve reklam olduğunu vurguladı. İttifaklara dışarıdan verilen desteklere yönelik eleştirilerle ilgili de Özcan, "HDP ve HÜDA-PAR arasında bir fark yok" ifadelerini kullandı.

Özcan, yaşanan deprem felaketinin hem sosyal hem de siyasi yansımaları noktasında ise "bu depremde vatandaştan öte enkaz altında kalan AK Parti'dir" dedi. Yaşanan koşullar altında iktidarın sokağa çıkacak yüzünün dahi olmaması gerektiğini savunan Özcan, bu sebeplerle AKP'ye teveccühün de giderek azaldığını dile getirdi.

Özcan, seçim sonrası iktidara geldiklerinde tanıdık ve torpil gibi kavramları ortadan kaldırarak en çok dikkat edecekleri noktayı ise "mülakatı değil, liyakati esas alacağız" şeklinde ifade etti.

Son olarak "biz partici değiliz; partiliyiz" sözleriyle sergilenmesi gereken duruşun da bu olduğunu ekleyen Özcan, herkes için  huzur, özgürlük ve umut dolu günlerin çok yakında olduğunu söyledi.