TFF 3. Lig’in 25. haftasına son sırada giren Eskişehirspor için uzun süredir tehlike çanlarının çaldığını ve takımın artık üst üste galibiyetler alması gerektiğini de amiyane tabirle cümle alem biliyor. 26 Mart 2023 tarihinde Yeni Eskişehir Atatürk Stadyumu’nda oynanan 1954 Kelkit Belediyespor maçının bu doğrultuda hayati önem taşıdığını söyleyebilirim. Eskişehirspor kendi sahasında maçı 2-0 gibi net bir skorla kazanarak hem çok rahat bir nefes aldı hem de kritik haftalarda galip gelerek düşme hattındaki rakiplerinin gerisinde kalmadı. Eskişehirspor’un direkt rakiplerinin de puanlar kazandığı haftada aldığı galibiyet camiaya büyük moral oldu. Toplam puanını 22’ye yükselten Es Es son basamağın bir üstüne çıkarak haftayı 17. sırada kapattı.

Alınan skor elbette çok önemli ancak daha da önemli olan şey oynanan kaliteli oyun oldu. Gelecek haftaki Yomraspor maçı öncesi takımın bu denli iştahlı ve bilinçli futbol oynaması hepimizi mutlu etti ve umutlandırdı. Benim dudaklarımdan maçı izlerken “Anadolu Yıldızı Es Es küllerinden doğuyor!” lafı döküldü ve duygularıma bir süre hakim olamadım. Eskişehirspor’un uzunca süredir geçirdiği zor zamanlar sonrası oynanan iyi futbol ve alınan sonuç beni son derece memnun etti. Maçın ve oyunun detaylarına geleceğim. Fakat bu hafta maç analizine geçmeden belki de biraz duygusal atfedilecek satırlar yazmak istiyorum. Buradan öncelikle bu galibiyet için ve Eskişehirspor markasını yaşatmak için savaşan, emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunmayı kendime borç biliyorum. Bu teşekkürlerin tabi ki öncelikle muhatabı şimdiki yönetim ve cefakar Eskişehirspor taraftarı; ancak daha birçok hatıra Anadolu’nun yıkılmaz kalesi Eskişehirspor’un küllerinden doğuşunu ve büyüklüğünü temsil ediyor.
Bugün Tufan’ın ve İsmail Haktan’ın attığı goller ne kadar özelse utulmaz kaptan Fethi Heper’in Eskişehirspor’u dünya markası yapan her bir golü de özel. Abdullah Gegiç’in ellerinde yükselen efsane kadro da çok özel. Eskişehirspor’un 1965’te başlayan macerasında ilk ateşi yakan bu hikayelerin yanında Eskişehirspor ile özdeşleşen daha çok anı var ve aslında bu anıların toplamı bugünkü efsane Eskişehirspor’u oluşturuyor.

2005-2006 sezonunda 2. Lig B kategorisi Yükselme Grubu’nda 7 gol atan İshak Topçu ve Mehmet Eren Boyraz’dır Eskişehirspor. O yılki play-off turunda Sarıyer’i ayaklarıyla kurtardığı penaltı ile elememizi sağlayan Sefer Hakan Olgun’dur, Pendikspor’u finalde yenen tüm takımdır Eskişehirspor. Fuar Şehirleri Kupası’nda Sevilla’ya sahayı dar eden takımdır Eskişehirspor. Şerefli ikinciliklerin takımıdır, Amigo Orhan ve onun yolundan giden şanlı taraftadır Eskişehirspor. Deli Kubilay’dır, Tatar Mustafa’dır, Murat Diri’dir, Maviş Erkan’dır, gırtlağı patlayana kadar tezahürat yapan gencecik çocuklardır Eskişehirspor. Soner Sakarya’nın yanlış hatırlamıyorsam bir İnegölspor maçında sahanın ortasına diktiği bayraktır Eskişehirspor. 1. Lig Play-off Finalleri’nde Diyarbakırspor ve Bolu’yu saf dışı eden kadrodur. Efsane oyuncu Erkan Zengin’e “Benim milli takımım Eskişehirspor’dur” dedirten Dede gibi bir dünya starını tribünleriyle kendisine hayran bıraktıran kulüptür Eskişehirspor. Sinan Alağaç ve Ediz Bahtiyaroğlu’dur Eskişehirspor. Ve daha nice sayılamayacak kadar çok hatıra ile özdeşleşen, Eskişehir’in en büyük markasıdır. Nasıl bu efsane zamanlar yaşandıysa şimdi de zorlu süreçler yaşanıyor fakat bu büyük ruh bizi sezon sonunda istediğimizi alacak noktaya getirecektir. Yeter ki Eskişehirspor ruhuna uygun bir mücadeleyi sahaya yansıtmaya devam edelim. Bu haftaki takımın oyunu ve takımın birbirine kenetlenmesi bana bu hissiyatı uzun süre sonra yeniden verdi.

1954 Kelkit Belediyespor maçına gelecek olursak karşılaşmadan önce Ali Onur Cerrah’ın teknik direktörlük görevine geldiğinden bu yana sahaya sürdüğü 11’in tek değişiklik ile yine aynı kaldığını gördük. Tolga Yakut – Hamza Ok değişikliği bana maçtan önce aşırı mantıklı gelmese de maç içinde Ali Onur Hoca’nın orta sahada daha ileriye dönük ve topa sahip olan bir takım yaratmak için Tolga’yı 11’de başlattığı ayyuka çıktı. Tolga Yakut oyun genelinde biraz kaçak dövüşse de attığı kritik gol pası ve oyunu rahatlatan hamleleriyle verimli olmayı başardı. Tolga bu oyununu geliştirirse Eskişehirspor orta sahasının yeni maestrosu olmaya aday görünüyor. İlk yarıda kapanan ve bir puana razı olan Kelkit Belediyespor’un kontra ataklar ile etkili olmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Fakat Gümüşhane temsilcisi bir pozisyon haricinde pek etkili olamadı. Temsilcimiz Eskişehirspor ise topa sahip ve baskılı oynamaya çalıştı. Gole kadar birkaç net sayılabilecek pozisyon yakalayan Es Es öyle rakibi boğacak bir oyun ortaya koymasa da etkisini hissettirmeyi başardı. Tolga Yakut’un harika uzun pasında sağ bek Tufan Kelleci’nin 34. dakikada attığı şık gol ise ilk yarının adeta özeti gibi oldu. Takım ilk yarıda genel olarak olumlu gözüktü.

İkinci yarıda Eskişehirspor ilk yarıya göre daha dengeli ve skoru tutan bir oyun oynamaya çalıştı. Kelkit Belediyespor ise gol aramayı denedi fakat çok da etkili olduklarını söylemek mümkün değil. Geçen hafta Ali Onur hocaya yaptığım değişikliklerin geciktiği eleştirilerini bu hafta yapmıyorum; çünkü tam zamanında yerinde değişiklikler geldi. İsmail Haktan’ın oyuna girdikten sonra etkili olması ise hepimizi sevindirdi. Geldiği günden bu yana isteneni veremeyen İ.Haktan bu maçta iyi bir oyun oynadı ve güzel oyununu golle süsledi. Aslında İsmail Haktan’ın 11 oynamak yerine böyle maçlarda 70’den sonra oyuna sürülecek güçlü bir silah olduğu da ortaya çıkmış oldu. İsmail Haktan’ın 81. dakikada 1954 Kelkit Belediyespor ağlarına yolladığı top ile durumu 2-0 yapan Es Es rahat bir nefes aldı. Son dakikalarda karşılıklı ataklar olsa da temsilcimiz çok zor bir maçı kolay kazandı ve kritik virajı rahat döndü diyebiliriz. Takımın maç sonunda kendi içerisinde kenetlenmesi, soyunma odasındaki sevinç ve tribünler ile kucaklaşması bizlere çok olumlu sinyaller verdi. Yazımın başında da dediğim gibi bu maç ve oyun bana Eskişehirspor’un geleceği için olumlu bir his verdi.

Bu hafta özelinde Eskişehirspor için tek olumsuz gelişme maalesef küme düşme mücadelesi verdiğimiz rakiplerimizin de puanlar alması oldu. TFF 3. Lig 1. Grup’ta 25. haftada alınan sonuçlar sonrasında küme düşme hattının üzerindeki Şile Yıldızspor’un 25 puanı var. Eskişehirspor’un ise 22 puanı bulunuyor. Her ne kadar rakipler kazanmış olsa da biz galip geldiğimiz veya puanlar aldığımız sürece bu ateş hattından rahatlıkla kurtulacağımıza olan inancım tam.